Haber

Kitlesel katliam bölgesi: Filistinliler Gazze’de kaybettiklerini anlattı

Filistinlilerin kayıplarını sayan tek kurum olan Gazze Sağlık Bakanlığı, İsrail’in saldırılarında ölen kişi sayısının yaklaşık 42 bin olduğunu tahmin ediyor.

Dış gözlemcinin sadece rakam gördüğü yerde bir Filistinli sevdiği yüzleri aklına getiriyor, sessizliğe gömülen sesleri duyuyor, yarıda kesilen yaşamların yasını tutuyor.

Rusya’nın başkenti Moskova’da yaşayan ve çalışan Filistinli kameraman Halid El-Durra, Gazze Şeridi’nde bir yıldır süren savaş sırasında, İsrail ordusunun saldırılarında 80’den fazla yakınını kaybettiğini belirterek şunu anlattı:

80’den fazla akrabam öldü. Özellikle Gazze’deki aile evimiz bombalandığı an çok ağır oldu. Oğlum oradaydı. Bağlantı kötüydü ve ona ulaşamadım. Sonunda oğlumun saldırıdan birkaç dakika önce dışarı çıktığını öğrendim ama erkek kardeşim, onun iki oğlu ve iki kız kardeşim öldürüldü.

Aralıksız saldırılar yüzünden kurtarma ekiplerinin birkaç gün boyunca ölülerin cesetlerini alamadığını anlatan Filistinli, “Eşim hasta ve ona yaklaşık bir ay boyunca bu saldırıdan bahsetmedim. Oğlum Rusya Acil Durumlar Bakanlığı’nın yardımıyla Moskova’ya gelene kadar evimizin patlatıldığı haberini ondan sakladım” dedi.

El-Durra aşireti Gazze, Refah ve El-Burec mülteci kampına düzenlenen saldırılarda çok sayıda üyesini kaybetti. Ölenler arasında çocuklar, yaşlılar, erkekler ve kadınlar. Ölüm onları evlerde, işyerlerinde ve sokaklarda buldu. Bu trajedilerin sonuncusu da geçtiğimiz günlerde meydana geldi. Halid El-Durra, Nusseirat’a düzenlenen hava saldırısında 11 yakınını kaybetti.

‘Eve su götürürken öldürüldü’

Birçok Filistinliden akrabalarının ölümüne ilişkin şok edici detaylar içeren hikâyeler dinlemek mümkün.

Bölgeden ayrılmak zorunda kalan bir kadın, eşinin yeğenini olan ve sokak çatışmalarının yaşandığı ve halkın tam abluka altında olduğu Gazze Şehri‘nde ailesinin bir kısmıyla kalan bir gencin evine su getirdiği sırada öldürüldüğünü söyledi.

Görgü tanıklarından duyduklarını Sputnik’e aktaran kadın, “Su bidonlarını aldı ve su aramaya gitti. Önce insansız hava aracı saldırısına uğradı. Yaralı yatıyordu. Komşular onu görünce çıkarmaya çalıştılar, ama İsrailliler onlara müsaade etmedi. Köpekleri saldılar. Tam da oraya köpekleri getirmişlerdi. Genç de kan kaybından yaşamını yitirdi” şeklide konuştu.

‘Geriye hiçbir şey kalmadı’

Bu gencin ardından kışın da, yeni doğan bebeğiyle Refaha sığınan bir yakınını kaydettiğini söyleyen Filistinli kadın, “Refah güneşliydi. Akrabam, Ekim ayında doğurduğu kız çocuğuyla dışarıya çıktı. Tam o anda bir füze isabet etti. Onlardan geriye hiçbir şey kalmadı. Ne üç aylık bebekten, ne de anneden hiçbir şey kalmadı” ifadesini kullandı.

Rusya’da yaşayan Filistinli Muhammed (kendi isteği üzerine ismi değiştirildi), Sputnik’e açıklamasında, Han Yunus’ta İsrail buldozerlerinin insanların yaşamaya devam ettiği evleri yıkmasını engellemeye çalışan 24 yaşındaki yeğeninin ölümünü anlattı.

Uyarı yapıldı ama insanlar ağır bombardıman nedeniyle dışarı çıkamadı. Sonra sabahın üçünde ya da dördünde tanklar ve buldozerler evleri yıkmaya başladı. Yeğenim dışarı fırladı, içeride insanlar olduğunu bağırdı ama işe yaramadı. Evdeki 12 kişiden dördü öldü. İki çocuk, anneleri ve bir kız çocuğu daha. Yeğenime ne olduğu da uzun süre bilinmedi.

Yeğenin kalıntıları, bu olaydan dört ay sonra, insanlara enkaz halindeki evlerine dönme izni çıktıktan sonra bulundu.

İsrail’in saldırıları devam ediyor

Bu hikayeleri doğrulamak mümkün olmamakla birlikte, İsrail’in bir yıl önce meydana gelen olayların ardından topyekun savaş başlattığı Gazze Şeridi’ndeki olayların genel anlatısına uyuyor. İsrail güçleri, uluslararası hukuku ihlal ettiği suçlamalarını ve savaşı durdurma çağrılarını görmezden gelerek, operasyonun doruğunda çok sayıda mahalleyi tamamen yerle bir etti ve okul, hastane ve cami binalarını vurmaya devam ediyor, ayrıca bölge sakinlerinin büyük kısmının sığındığı insani bölgeleri de vuruyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu